top of page

Cemil Süleyman

* Cemil Süleyman’ın eserlerinde Halit Ziya’nın açık etkisi görülmektedir.

* Psikolojik tahlillerde Mehmet Rauf’un izleri hissedilmekle beraber ona asıl tesir eden Halit Ziya’dır.

* Aşk-ı Memnu’yu sekiz defa okumaktan kendimi alamadım demesi de bu kanıyı güçlendirmektedir.

* Başlangıçta hikâyelerinde aşkı ve kadını anlatan Cemil Süleyman’ın hikâyelerindeki kahramanlarının özelliklerini vermesinde mesleğinin açık izleri görülmektedir.

* Çoğu hikâyelerinde kahramanlar hasta ve veremli kadınlar, harp yıllarının ızdırabını çeken insanlardır.

* Ömrünün çoğunu cephelerde ve cephe gerilerinde tabiplik yaparak geçiren Cemil Süleyman, kendisinde derin izleri olan meslek tecrübelerinin ve yaşadıklarının eserlerindeki kahramanlarında inkişaf etmesi kaçınılmazdır.

* Hikâyelerinde özellikle halk arasından seçilmiş tiplere yer verir.

* Teknik bakımdan kusurlu olmakla birlikte romanlarındaki psikolojik tahliller başarılıdır.

* Cemil Süleyman’ın yazı hayatını iki dönemde incelemek mümkündür. Birinci Dönem Tanin ve Servet-i Fünûn dergilerinde yazdığı dönemdir.

* Bu dönemdeki hikâyelerinde Fecr-i Âtî dili ve anlatım özelliklerinin izleri görülmektedir. Gösterişli ve süslü cümleler, Arapça-Farsça terkipler gibi alışılmış Servert-i Fünûn ve Fecr-i Âtî üslûbu dikkati çekmektedir.

* İkinci Dönem yazı hayatı ise ordu içinde çalıştığı yıllardan sonraki dönemdir.

* Terhis olduktan sonra yazı hayatına geri dönen yazar, bu dönem yazıları için şu değerlendirmeyi yapmaktadır. “Bütün dünya birbiri arkasına sıra sıra dizilmiş terkiplerle başı ve sonu belli olmayan uzun cümleler yapmaya uğraşırken, işitilmemiş Arapça ve Acemce kelimeler bulmak için lügât kitaplarını karıştırırken; ordu, kısa ve kesin cümlelerle en çetin mevzuları vuzûhla (açıklıkla) ifade ediyor; bir kolordu komutanına emir yazarken neferin anlayacağı lisânı kullanıyordu. Çok az zaman içinde bir ‘ordu edebiyatı’ vücuda geldi. Gençlik, öz dilini o ocakta öğrendi, yurt sevgisini, milliyet duygusunu o kaynaktan aldı, geride kalanlara aşıladı. Benim, bizzat kendimin Tanin’den, Servet-i Fünûn’dan sonraki lisanımın üslûbumun doğduğu yer, itiraf ederim ki o ocaktır…”

ESERLERİ

Roman: İnhizam, Siyah Gözler, Kadın Ruhu

Öykü: Timsal-i Aşk, Ukde

bottom of page